Parlayan gözleri billur durusu
Bu gece benimle kal der gibiydi
Etrafı dört duvar karşıda dağlar
Yazgısı karaymış kader kin bağlar
Yüzünde tebessüm içi kan ağlar
Gözümde yaşları sil der gibiydi
Güneşe aldanıp nura vurulmuş
Evvel fırtınaymış sonra durulmuş
Tuttuğu dalları çabuk kırılmış
Şevkimi kırıyor dil der gibiydi
Yanında evladı bir de Allah’ı
Yılardır içinde boğulur ahı
Güneşle sarılsın her bir cenahı
Beni bu mahşerde bul der gibiydi
Dilinden düşmüyor sevda türküsü
Ruhunu kaplamış hasret ürküsü
Yazıldı çizildi yaşam öyküsü
İşte bu hayatım bil der gibiydi
Yüreğin, gönlümü saldığım kapı
Kalemin, öğütler aldığım kapı
Coşari, dost bilip çaldığım kapı
Beni de dünyana al der gibiydiKÜSTÜM ÇİÇEĞİ
Nerden düştün gönlüme aşığım sözlerine
Sevginin tek sözcüsü aşk yurdunun sefiri
Asumanı sermişler okyanus gözlerine
Düşüme düştün birden gecemin misafiri
Dalgalar saldırıda kumdan kaleme karşı
Savunmasız yüreğim titrerken serçe gibi
Yoruldum yangınlardan çatlıyor sabır taşı
Olmuyor, biliyorum, ayrılığın galibi
Hüzne alıştı kalbim mutluluk nasıl bir şey
Nasıl bir şey bu aşkın büyüsüne yaslanmak
Korkular yüreğinde çoğalırken peyderpey
Nasıl bir şey hasretin gözyaşında ıslanmak
Aklımda çılgın dilek terletir bedenimi
Karanlık geleceğe yönelirken akışlar
Ayrılık rüzgarları buz keserken tenimi
İntihar etmek için suya düştü bakışlar
Yürekten can damladı aşk denen kutsal suya
Arzudan şaha kalkmış dudaklar titremekte
Sevmeye cezalıyken sevildi doyasıya
Titreyen dudaklar ki dudağı istemekte
Gözlerimin ufkunda durur küstüm çiçeği
Kirpiklerim birleşse korkusundan kapanır
Hasretin ateşinden kurur küstüm çiçeği
Parmağın dokunuşu aşkın bitişi sanır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder