Seninle bir kadehe düşmüş
İki üzüm tanesiyiz biz.
Sen yapıncak kadar beyaz
Bense çal karasından da kara.
Senin umut dolaşır damarlarında
Benimse hüzün bir tanem.
Sürer bu amansız yolculuk yarınlara
Sürer gider binlerce yıllardan bu yana.
Bazen bir bozkırın yamaçlarında
Bazen bir vadide tutunuruz hayata.
Her mevsim sürgünden tanen'e yolculuk,
Son bulur sonbaharda
Köylü güzellerinin ayakları altında
Karanlıklara mahkum edilmiş
Zamansız fermantasyondur bu aşk..
Kim bilir hangi mahzende geçer kaç zaman
Kim bilir nasıl yıllanır uzun kış gecelerinde
Kuru bir meşenin koynunda
Canımızdan kan, kanımızdan mey oluruz bir gün
Aşka susamış sevdalı dudaklara
Anadolu kokar buram buram
Türküler okunur bağ bozumlarında
Rüzgarlar savurur ülkemin dört bir yanına
Damağımızda bir tat kalır yurdumuzdan
Her maşrapanın her yudumunda
Bir yangın başlar derinliklerimizde
Sonsuz istiladır bu aşk
Tepeden tırnağa bedenimizde
Sonsuz istiladır bu sevda
Bedenimizin her zerresinde
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder